Mış Gibi Hayatlar

Gerçek hayatta var olma çabası azaldıkça sanal ortamda follow ihtiyacı artıyor son zamanlarda. Kendimizi tanımladığımız şeylerin sayısı azaldı. Her yerde her anımızı paylaşma çılgınlığı ise arttı.

Mış Gibi Hayatlar

Gerçek hayatta var olma çabası azaldıkça sanal ortamda follow ihtiyacı artıyor son zamanlarda. Kendimizi tanımladığımız şeylerin sayısı azaldı. Her yerde her anımızı paylaşma çılgınlığı ise arttı.

Gittiğim her yerde; bir konser, bir restoran, tatil, okul, oturdum, kalktım... Konserde insanlar şarkıyı dinlemekten ziyade yer bildirimi yapıp konseri kare kare fotoğraf çekip video yüklemekle uğraşmaktan konserin tadını çıkartılamıyor bile. Restoran’da yemeğini sipariş edip daha tabağına dokunmadan fotoğrafını çekip yayınlamak isteyenler. Yapılan araştırmalar son zamanlarda yemek yeme süremizin uzadığı, başlığı okuduğumda çok sevindim ama içerik yavaş yediğimiz için değil; yer bildirimleri fotoğraf çekip yayınlama yorumlara cevap verme ile ilgili geçirilen zamandan dolayı imiş. 

Nedir bu çılgınlık neyi ispat etme çabası, bunu yaptıkça MIŞ gibi hayatlar yaşamaya başlıyoruz da farkında değiliz aslında.Yüz yüze geldiğinde kem küm edip iki kelimeye bir araya getiremeyen insanlar, fake hesaplar açıp klavye kabadayılı ile ne yorumlar ne yazılar ne eleştiriler. Bu bence tam bir ego çılgınlığı , kabul edilme, onay alma, beğenilme isteği. Evet evet insanlar bizi beğensinler onaylasınlar istiyoruz. Ama farkında değiliz beğenilen bir fotoğraf, biz değiliz biz o fotoğraftaki değiliz. Bizim ne hissettiğimizi, ruhumuzu fotoğrafta göremezler. Sonra da bakıyoruz sosyal medyaya herkes mutlu hem de çok mutlu kahkahalarının saniye saniye resmi... Araştırmalar ise tam tersi; Sağlık bakanlığının istatistiklerine göre 2009-2013 yılları arasında psikolojik rahatsızlık nedeniyle doktora başvuranların sayısı 3 kat artmış İstanbul da son 4 yılda hastaneye yatanların sayısı 6 kat artmış. Yani sonuç; Kimse pozundaki gibi değil. Çünkü pozlar, duygular gerçek değil...

Sosyal medyayı son derece önemseyenlerdenim, okuyanlardanım, takip edenlerdenim ve kullananlardanım. Çağın getirdiği yenilikleri ayak uydurmalıyız tamam ama dozajını iyi ayarlamalıyız. Hayatımızda yer alan her şeyin faydası vardır ama kararınca, miktarınca…

An’ımızın tadını çıkartalım kıymetini bilelim. Tek yapmamız gereken içimizde bulunduğumuz durumu kabul etmek ve bundan mutlu olmak. Mış Gibi hayatlar değil kendi hayatımızı yaşayalım. 

Sevgiler 7

Tepkiniz nedir?

like

dislike

love

funny

angry

sad

wow